11 Ocak 2025 Cumartesi
Türk ünlülerin Los Angeles’taki evleri, şehri etkisi altına alan büyük çaplı orman yangınlarında hasar gördü.
Los Angeles’ta günlerdir devam eden orman yangınları, sadece bölgedeki sakinleri değil, dünyanın dört bir yanından bu bölgede yaşayan ünlü isimleri de etkiledi. Yangınlardan zarar görenler arasında Ali Koç, Serenay Sarıkaya, Kenan İmirzalıoğlu, Çağatay Ulusoy, Tolgahan Sayışman ve Beren Saat-Kenan Doğulu çifti gibi ünlü Türk isimler de bulunuyor.
Yangınların etkilediği bölgede pek çok evde ciddi hasar meydana gelirken, yetkililer yangınla mücadele çalışmalarını sürdürdüklerini açıkladı. Ünlü isimlerin evlerinde oluşan zararların boyutları henüz netlik kazanmasa da, Serenay Sarıkaya ve Çağatay Ulusoy gibi isimlerin sosyal medya üzerinden yaşananları üzüntüyle paylaştıkları öğrenildi.
Bölgedeki Türk toplumunun, zarar görenlere destek için harekete geçtiği ve gerekli yardım organizasyonlarını başlattığı bildirildi. Yangınların kontrol altına alınmasının ardından zararın boyutlarının daha net ortaya çıkması bekleniyor.
Los Angeles yangınları, sadece ünlü isimler için değil, bölgedeki tüm sakinler için büyük bir tehdit oluşturmaya devam ediyor. Yetkililer, bölgede yaşayanlara tahliye çağrısında bulunurken, yangınla mücadelede uluslararası destek talep edildiği öğrenildi.
Emekli emniyet amiri ve faktöring sektöründe uzun yıllar faaliyet gösteren Necat Hepkon’un oğlu İbrahim Hepkon, “tefecilik” suçlamasıyla gündeme gelmesine rağmen Boğaz’da lüks bir doğum günü partisi düzenledi.
11 Aralık’ta tefecilik suçlamasıyla gözaltına alınan ve teknesiyle yurt dışına kaçma girişiminde bulunduğu iddiasıyla yakalanan İbrahim Hepkon, adli kontrol şartıyla serbest bırakılmasının ardından eşi Seray Hepkon ile Boğaz’da lüks bir mekanda doğum gününü kutladı. Mal varlığına tedbir konulan ve yurt dışına çıkış yasağı bulunan Hepkon, hakkında Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi’ne (CİMER) onlarca şikayet yapılmıştı.
Geçtiğimiz günlerde Ortaköy’deki evinde gözaltına alınan İbrahim Hepkon’la ilgili İstanbul 2. Sulh Ceza Hakimliği şu kararı vermişti:
“Şüphelinin üzerine atılı suçu işlediğine dair kuvvetli suç şüphesinin bulunduğu, adli kontrol tedbirinin uygun ve orantılı olduğu anlaşılarak, şüphelinin pazar günleri saat 07.00-17.00 arasında ikametinin bağlı bulunduğu kolluk birimine müracaat ederek imza atmak suretiyle adli kontrol altına alınmasına ve yurt dışına çıkışının yasaklanmasına karar verilmiştir.” Türk Ceza Kanunu’nun 241. maddesine göre düzenlenen tefecilik suçu, iki yıldan beş yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılmaktadır.
Necat Hepkon’un heykeli yıkılması talep edildi
Eski Emniyet Amiri Necat Hepkon hakkında geçmiş dönemlere ait onlarca tefecilik soruşturması olduğu söylenirken, Bakanlık kaynaklarından edilen bilgiye göre; İzmir Seferihisar’da adına birçok eğitim kurumu olan ve Seferihisar’ın hamisi olarak bilinen Necat Hepkon’un anıtı önünde gösteri yapan Seferihisarlılar belediyeden Türkiye’nin hiçbir yerinde böyle bir uygulamanın olmadığını belirterek ederek anıtın kaldırılmasını istediler. Necat Hepkon’un aynı zamanda da eğitim kurumlarından adının silinmesi de talep ediliyor.
Bankacılık sektörünün toplam mevduatı, 27 Aralık ile biten haftada 494,1 milyar lira artarak 19 trilyon 462 milyar 189 milyon 542 bin liraya ulaştı.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından açıklanan haftalık para ve banka istatistiklerine göre, bankacılık sektörünün toplam mevduatı (bankalar arası dahil) söz konusu haftada yüzde 2,6 artış gösterdi.
Bu dönemde TL cinsi mevduat yüzde 2,95 artarak 12 trilyon 85 milyar 433 milyon 131 bin liraya yükselirken, yabancı para (YP) mevduat yüzde 1,13 artışla 6 trilyon 469 milyar 965 milyon 610 bin lira oldu.
Bankalardaki toplam YP mevduatı 192 milyar 552 milyon dolara ulaşırken, bu tutarın 163 milyar 279 milyon doları yurt içinde yerleşik kişilerin hesaplarında toplandı. Parite etkisinden arındırılmış verilere göre, yurt içi yerleşiklerin YP mevduatında 274 milyon dolarlık artış gerçekleşti.
Taksitli ticari kredilerde yükseliş
Mevduat bankalarındaki tüketici kredileri geçen hafta yüzde 1,51 artışla 1 trilyon 919 milyar 281 milyon 579 bin liraya çıktı.
Aynı dönemde taksitli ticari krediler yüzde 0,40 yükselişle 2 trilyon 1 milyar 120 milyon 760 bin liraya, kredi kartları bakiyesi ise yüzde 3,40 artarak 2 trilyon 314 milyar 26 milyon 973 bin liraya ulaştı.
Tüketici kredilerinin dağılımına bakıldığında, 461 milyar 974 milyon 317 bin lirası konut kredilerinden, 59 milyar 263 milyon 529 bin lirası taşıt kredilerinden, 1 trilyon 398 milyar 43 milyon 733 bin lirası ise diğer kredilerden oluştu.
Bankacılık sektörünün TCMB dahil toplam kredi hacmi 27 Aralık itibarıyla 208 milyar 736 milyon 831 bin lira artarak 15 trilyon 455 milyar 841 milyon 153 bin liraya yükseldi.
Toplam kredi hacmi, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 38,13 artış kaydetti.
Dünya Ekonomik Forumu (WEF), 2025 yılına ilişkin Küresel İş Birliği Barometresi raporunu yayımladı. McKinsey & Company iş birliğiyle hazırlanan rapor, uluslararası iş birliğini ticaret, sermaye akışları, inovasyon, iklim, sağlık ve güvenlik gibi 5 ana başlıkta inceledi. Rapora göre, uluslararası iş birliği, artan jeopolitik tansiyon ve küresel istikrarsızlıklar nedeniyle durma noktasına gelirken, iklim finansmanı, ticaret ve inovasyonda ise olumlu sinyaller dikkat çekiyor.
Jeopolitik tansiyon iş birliğini zayıflatıyor
Rapor, son 10 yılda olumlu bir seyir izleyen küresel iş birliğinin, özellikle son 7 yıldır barış ve güvenlik alanında yaşanan keskin düşüşlerle birlikte ciddi bir yavaşlama yaşadığını ortaya koydu. Orta Doğu, Ukrayna ve Sudan gibi bölgelerde artan çatışmalar ve insani krizler, uluslararası iş birliğini zayıflatan başlıca faktörler arasında yer aldı. Soğuk Savaş sonrası dönemi tanımlayan “istikrarlı iş birliği düzeninin” yerini daha parçalı bir yapıya bıraktığı ifade edildi.
Barış ve güvenlikte düşüş, diğer alanlarda fırsatlar
Barometrede, barış ve güvenlik alanında gerileme dikkat çekerken, iklim eylemi, teknolojik gelişim ve yenilikçi çözümler gibi alanlarda iş birliği için fırsatlar bulunduğu belirtildi. Özellikle aşı dağıtımı, bilimsel araştırma ve yenilenebilir enerji projelerinde iş birliği süreçlerinin devam ettiği kaydedildi.
Yapay zekâ gibi gelişmekte olan teknolojilerin küresel etkisi göz önünde bulundurulduğunda, bu alanlarda iş birliğinin riskleri minimize etmede kritik öneme sahip olduğu vurgulandı.
Liderlerden değerlendirmeler
Dünya Ekonomik Forumu Başkanı Borge Brende, raporla ilgili değerlendirmesinde, barometrenin küresel istikrarsızlıkların arttığı ve birçok yeni hükümetin kendi dönemlerine ilişkin yeni gündemler geliştirdiği bir dönemde yayımlandığını belirtti. Brende, “Rapor, uluslararası iş birliğinin sadece ekonomik, çevresel ve teknolojik zorlukları çözmek için değil, daha karmaşık bir küresel gündem içinde de mümkün olduğunu gösteriyor,” dedi.
McKinsey & Company Küresel Yönetici Ortağı Bob Sternfels ise, küresel inovasyon ve dayanıklılığın ilerletilmesinde uluslararası iş birliğinin vazgeçilmez olduğunu belirtti. Sternfels, “Liderlerin, farklı görüşlere sahip olsalar bile ortak önceliklerde iş birliği yapabilecekleri yeni mekanizmalar geliştirmeleri gerekiyor. Son yıllarda bunun mümkün olabileceğini gördük,” ifadesini kullandı.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde (KKTC) 2024 yılı enflasyonu, son üç yılın en düşük seviyesine geriledi. KKTC İstatistik Kurumu’nun verilerine göre, aralık ayında tüketici fiyat endeksi bir önceki aya göre yüzde 1,10 artarken, yıllık bazda enflasyon oranı yüzde 59,88’den yüzde 53,29’a düştü. Bu düşüşle birlikte, enflasyon 2021 yılı aralık ayında kaydedilen yüzde 46,09 seviyesinden sonraki en düşük noktasını gördü.
Harcama gruplarında fiyat artışları
Ana harcama grupları arasında, aralık ayında en yüksek fiyat artışı yüzde 2,49 ile gıda ve alkolsüz içecekler grubunda gerçekleşti. Bunu yüzde 2,23 ile çeşitli mal ve hizmetler, yüzde 2,03 ile giyim ve ayakkabı izledi. Diğer artışlar ise şu şekilde sıralandı:
Fiyatlarda artış ve düşüş yaşayan ürünler
Endekste yer alan 430 ürün çeşidinden 302’sinin fiyatı artarken, 128 ürünün fiyatı düştü.
En yüksek fiyat artışı gösteren ürünler:
En yüksek fiyat düşüşü görülen ürünler:
Raporda, enflasyondaki düşüşe rağmen bazı temel ürünlerdeki sert fiyat artışlarının dikkat çektiği ifade edildi.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.